5 Haziran 2007 Salı

Kuştepe’ye "Bilgi" akıyor...

Bilgi Üniversitesi kurulduğu 1996 yılından beri, merkez kampüsünün bulunduğu Kuştepe semtinin gelişmesine katkı sağlayacak birçok önemli proje gerçekleştirdi. Özellikle Kuştepeli çocuklar için birçok çalışma yaptı, paneller ve kurslar düzenledi. Peki ya Kuştepeli çocuklar semtlerindeki bu gelişmeler ve Bilgi Üniversitesi hakkında neler düşünüyorlar?
Bilgi Üniversitesi öğrencilerinin mezuniyet projesi olmaktan çıkan çalışmaları ile Kuştepe’nin gelişimine büyük katkılar sağlandı. Bu sayede semtin yıllarca sahip olmak istediklerini gerçekleştiren okulumuz, Kuştepe’nin çehresini değiştirdi. Özellikle çocukları hedef alan projeler kapsamında, bölgedeki okullara 2 bin kitaplı bir kütüphane, basket potası ve park alanı kazandırıldı.

“Burası bizim de semtimiz!”
Bilgililer, Kuştepe’yi kendi semtleri sayıp, okudukları süre boyunca arkalarında yararlı bir şeyler bırakmak için sürekli çalışıyorlar. Bu çalışmalar bölgede yaşayan halk tarafından da büyük ilgi görüyor. Bilgi Öğrencileri özellikle Kuştepeli çocuklara faydalı olabildikleri için oldukça memnunlar. Öğrencilerin büyük çabalarla hayata geçirdikleri projelerinden beklentileri ise Kuştepeli gençlerin ve çocukların geleceğe daha umutlu ve bilinçli bakmalarını sağlamak, onlara doğru model olabilmek.

“Kuştepe bursu bizim için büyük şans”
Üniversite çağına yaklaşmış olan Kuştepeli gençler, Bilgi Üniversitesi’ ni kendileri için büyük bir fırsat olarak görüyorlar. Bunun en önemli sebebi Bilgi Üniversitesi’ nin Kuştepelilere özel olarak sunduğu “Kuştepe bursu”. 17 yaşındaki Mert Demir, Bilgi Üniversitesi’nde İşletme iktisat okumak istiyor ve şunları söylüyor: “Kuştepe bursu, Bilgi Üniversitesi’nin bize sunduğu çok güzel bir imkan, ailemin maddi imkanlarının yetersizliği dolayısıyla okumayı hayal dahi edemeyeceğim bu okula girme şansım olduğunu bilmek bile beni heyecanladırıyor.”

“Bilgi beni okumaya teşvik etti”
Bir başka Kuştepeli genç Mustafa Çapan ise “Daha önce üniversiteye gitmek gibi bir fikrim yoktu. Ama hergün okuldan çıkarken ellerinde kitaplarla Bilgi’ nin öğrencilerini görünce, acaba ben de okuyabilir miyim diye düşünmeye başladım, Bilgi Üniversitesi beni okumaya teşvik etti.” diyor. Üniversiteye hazırlanan Kuştepe gençlerinden, Süleyman Aktepe de kendilerine sunulan bursun çok büyük bir şans olduğu fikrine katılıyor. Ancak, Bilgi öğrencilerinin hayatına ayak uyduramamaktan da endişeli. “Hepsi son model arabalarla geliyor her gün, günde harcadıkları para babamın bir aylık maaşı neredeyse. Farklı hayatlar yaşıyoruz. Ortak ne paylaşabiliriz ki?” diyerek dile getiriyor endişesini.

“Buradaki ablalar çok şey biliyor”
Yaşı daha küçük olan Kuştepeli çocuklar, henüz bu fırsatın farkında değiller. Onlar Bilgi Üniversitesi’ni bir oyun parkı ve gelir kapısı olarak görüyorlar.
Bilgi Üniversitesi Kuştepe kampüsü bahçe kapısında, hemen hemen her sabah “abi bozuğun çıktı mı abi”, “abla bana tost alsana abla” sesleri yükselir. Kimi zaman ısrarları can sıkıcı olsa da, sevimli tavırları Bilgili öğrencilerin onlara kızmasına engel oluyor.
Bilgi Üniversitesi’nin bahçe kapısı küçük müdavimlerinden biri, hergün kapının önünde öğrencilerden para istemesinin aslında doğru olamadığının farkında bile değil. Bütün şirinliği ile “Nasıl olsa onların çok parası var, bize de verseler ne olur ki!” derken bir yandan da çıkacakları kaçırmamak için gözleriyle sürekli kapıyı takip ediyor. Onun için üniversite şimdilik, gün içinde fazladan bir çikolata daha yiyebilmek anlamına geliyor.
İlkokul çağındaki bir başka Kuştepeli çocuk ise büyüdüğünde Bilgi Üniversitesi’nde okumaya çoktan karar vermiş. “Ben de okuyacağım, sonra da çok para kazanacağım.” diyor. Gözleri cin gibi parlayan bir başka Kuştepeli ufaklık büyüdüğünde üniversiteye gitmek istediğini anlatırken şunları söylüyor: “Buradaki ablalar çok şey biliyor, biz onlarla hep konuşuyoruz, ben de onlar gibi olmak istiyorum.”

Görünen o ki, Bilgi Üniversitesi sadece Kuştepe halkı için hayata geçirdiği projeler ve çevresinin kalkınmasına sağladığı ekonomik katkılarla anılmıyor. Burada yaşayan birçok gencin hatta çocuğun şimdiden hayallerini süslüyor, onları okumaya teşvik ediyor ve bu gençler Bilgi Üniversitesi sayesinde Kuştepe dışına çıkmadan da Kuştepe’nin dışında bir hayat olduğununun farkına varıyorlar. Belki de bu farkındalıkları sayesinde gelecekleri için, sokakta halı yıkamaktan veya kahvede tavla oynamaktan başka hayaller de kurabiliyorlar.

Ayla Akyol & Mark Marnikovic

Hiç yorum yok: